Türk Ocağı Genel Başkanlarından Prof. Dr. Mehmet Emin Bilgiç - Fatih AKMAN
Türk Ocağı’nın genel başkanlığını yapmış isimlerden Prof. Dr. Emin Bilgiç, Isparta’nın Şarkikaraağaç ilçesinde 08 Ocak 1916 senesinde dünyaya geldi. Babası Şarkikaraağaç Türk Ocağı’nın da kurucuları ve başkanlarından, ilçenin belediye reisliğini de yapmış olan müftü ve müderris Sadık Bilgiç’tir. Annesi ise Koca Rüşdi Efendi’nin torunu Kadriye Hanım’dır.
Emin Bilgiç öğrenimine Şarkikaraağaç İlk Mektebi’nde başlar ve daha sonrasında Yalvaç Ortaokulu’nda eğitimine devam eder. İlkokulu harf devriminden evvel bitirdiği için eski alfabeye de hâkimdir. Bilgiç ortaokulu 1932 senesinde bitirdikten sonra önce Ankara’da Maliye Bakanlığı’nda çalışan dayısı Said Köksal’ın yanına giderek Ankara Erkek Lisesi’ne kaydolur. Daha sonra kardeşleri ile beraber okumak maksadıyla Afyon Lisesi’ne geçer ancak ailenin maddi durumunun üç kardeşin dışarıda okumasına müsaade etmemesi sebebiyle tekrar Ankara’ya dayısının yanına döner ve 1935 senesinde Ankara Erkek Lisesi’nden mezun olur.
Lise eğitimini tamamlayan Bilgiç, henüz yeni kurulmuş olan Ankara Dil-Tarih ve Coğrafya Fakültesi’ne yatılı olarak girmeye hak kazanır ve Sümeroloji bölümüne kaydını yaptırır. Sümeroloji dalında mezun olan Bilgiç yine aynı sene, 1940’da ilmî yardımcı olarak mezun olduğu kürsüde çalışmaya başlar. 1943 senesinde ‘Kapadokya Tabletlerine Göre Anadolu Kavimleri Üzerinde Araştırmalar’ adlı tezi ile doktorasını tamamlar ve Sümeroloji Kürsüsü’nde asistan olarak çalışmaya başlar. Daha sonra Almanya’dan gelen bilim adamları nezaretinde Sümer alfabesi çalışmalarını sürdüren Bilgiç, Kasım 1948’de Üniversite Doçenti ünvanını alır ve hemen iki ay sonra Eylemli Doçent ünvanını da almaya hak kazanır.
Askerlik vazifesini Erzurum’da tamamlayan Bilgiç, 1952 senesinde yaklaşık iki seneye yakın kalacağı ve bilimsel araştırmalar yapacağı İngiltere’ye gider. Yurda dönüşünün ertesi 1955 senesinde profesör ünvanını alır ve 1956 senesinde de Sümeroloji Kürsü profesörü ünvanını hak eder.
27 Mayıs 1960 darbesinden sonra 147’liklere eklenerek üniversiteden uzaklaştırılmış ve bunun üzerine yurtdışına giderek Almanya’nın Hamburg Üniversitesi’nde göreve başlar. Yine o dönem de Demokrat Parti milletvekili olan Sait Bilgiç, Yassıada’da hapse mahkûm edilerek Celal Bayar ile birlikte Kayseri Cezaevi’ne gönderilmiştir.
Emin Bilgiç 1962 senesinde çıkarılan bir yasa ile beraber yeniden DTFC’de göreve başladı. 1966 senesinde DTCF Dekanı seçilen Bilgiç, yaklaşık iki sene bu görevini sürdürdü. Yine emekli olduğu 1988 senesine kadar üniversitede ders veren Bilgiç, aynı zamanda 1975 ve 1979 senelerinde iki kez Kültür Bakanlığı Müsteşarı olarak görev yaptı. Müsteşarlığının ikinci döneminde yardımcısı Yavuz Bülent Bakiler ile beraber yayın faaliyetleri de dâhil önemli kültür faaliyetlerine imza atar.
Emin Bilgiç Türk Ocağı ile babasının ocak başkanlığı yaptığı senelerde tanışır. İngiltere’den döndükten sonra ocağın birçok kademesinde görev yapmıştır. Ankara Türk Ocağı ve Merkez Heyeti’nde yönetim kurulu üyeliklerinde bulunmuş, başkan yardımcılığı yapmış ve 1973-74 seneleri arasında da genel başkanlık görevinde bulunmuştur.
Yine ocağın Denetleme Kurulu ile Hars Heyeti’nde görevler üstlenmiş, aynı zamanda bir dönem Türk Yurdu dergisinin Yayın Kurulu’nda başkanlık görevini ifa etmiştir. 1996 senesinde vefat eden Emin Bilgiç, aynı zamanda Prof. Dr. Ekmeleddin İhsanoğlu’nun da kayınpederidir.
Emin Bilgiç özellikle ihtisas sahası olan Sümeroloji alanında kıymetli çalışmalar yapmış, birçok eser ortaya koymuştur. Milli Kültür Davamız, Maarif Davamız gibi eserlerinin yanında Arnold Toynbee’den Dünya ve Harb adlı eseri çevirerek ilim dünyasına ciddi katkılar sağlamıştır. Prof. Dr. Emin Bilgiç’in Türkçe, Almanca ve İngilizce olmak üzere 8 kitabı ve 40’ın üzerinde ilmî makalesi bulunmaktadır.
Türk Ocağı’nın ve Türk ilim hayatının önemli isimlerinden biri olan Emin Bilgiç’i bir Türk Ocaklı olarak kısaca tanıtmaya gayret ettik. Mekânı cennet olsun...