Türk Ocakları Niğde Şubesi Mehmet Yılmaz Uzun Salonu Açıldı
Niğde’nin en eski sivil toplum kuruluşlarından olan Niğde Türk Ocağı’nın Mehmet
Yılmaz Uzun Salonu’nun açılışı 3 Mayıs Türkçüler gününde kalabalık bir katılımla
gerçekleşti. 1912 yılında İstanbul’da kurulan Türk Ocağı’nın Niğde Şubesi de 1924
yılında açılmıştı. Bu yıl kuruluşunun 100. Yılında olan Türk Ocakları Niğde Şubesi
eğitim, kültür, bilim ve sanat alanındaki faaliyetlerinin yanı sıra özellikle Türk
Dünyasından şehrimize gelen öğrenciler için bir buluşma noktası oldu. Hem kültürel
ve eğitim faaliyetlerinde kullanılmak üzere hem de öğrenciler için bir çalışma salonu
olarak kullanılacak olan M. Yılmaz Uzun Salonu’nun açılış kurdelesini Niğde Türk
Ocağı’nın önceki dönem Başkanlarından olan Gazi Karabulut, Prof. Dr. Metin Hakan
Severcan, Türk Ocağı Denetleme Kurulu Üyesi Ziya Öztürk ile M. Yılmaz Uzun’un eşi
Gülseren Uzun birlikte kestiler.
3 Mayıs Türkçüler Günü Anma Etkinliği ile birlikte yapılan açılış programında
konuşan Niğde Türk Ocağı Başkanı Turgay Düğen, 3 Mayıs 1944 yılındaki olayların
baş kahramanı olan Hüseyin Nihal Atsız’ın sözlerinden hareketle 3 Mayıs’ın ne bir
bayram ne de bir matem günü olduğunu vurgulayarak sözlerine şöyle devam etti:
“Osmanlı İmparatorluğu’nun dağılma sürecinde önce edebi ve fikri sahada güçlenen
Türkçülük akımı, İmparatorluğun son dönemlerinde Türkçü fikirlerden ve hislerden beslenen,
milli şuuru yüksek bir aydınlanmış neslin yetişmesini sağlamıştı. Bildiğiniz üzere vatana dört
bir yandan hücum edildiği 20. Asrın başında Türk Ocağı da bu hayasız akına karşı dirilişin ve
diklenişin membaı olmuş, Türk aydınlanmasının ve münevverlerinin kalesi olarak mücadele
etmiştir. Tüm dünyayı hayrete düşüren Türk zaferi, Büyük Britanya’yı gözünde herşeye
muktedir ve yenilmez olarak görenleri hayrete düşürmüştür. Türklerin Milli Mücadelesi
neticesinde kazanılan zafer ve Türkçülük fikrinin temellerinde yükselen Türkiye Cumhuriyeti
baş döndürücü bir modernleşme süreciyle dünyanın medeni devletleri arasında saygın bir yer
kazanmıştır. Şüphesiz ki tüm bunların baş mimarı ve Türk’ün talihini, dünya tarihinin akışını
değiştiren Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmuştur. Türkçülük Cumhuriyet’in fikri ve felsefi
temelleri olmakla birlikte Atatürk’ün vefatı sonrasında hem Türkiye’de hem de dünyadaki
siyasi, sosyal ve ekonomik koşulların değişimiyle birlikte Türkçüler dönemin iktidarına karşı
haklarını müdafaa etmek için sokağa çıkmak zorunda kalmıştır. 3 Mayıs 1944 tarihindeki bu
kırılma ile birlikte Türkçülük resmi bir ideolojiden ziyade sadece edebi ve fikri sahada
kalmayarak harekete dönüşmüştür. 3 Mayıs 1944 tarihinde Türkçülük adına, Türkiye’yi ve
tüm Türk yurtlarını dert edinerek ömürlerini bu yola koyan tüm fedakar Türkçülerin ruhları
şad olsun.”
Turgay Düğen konuşmasının devamında geçen yıl kaybettiğimiz Niğde Ömer Halisdemir
Üniversitesi Öğretim Görevlisi ve Niğde Türk Ocağı Başkanlığı yapmış olan Mehmet Yılmaz
Uzun’un da Türk Dünyası adına çok önemli hizmetler yaptığını Niğde Türk Ocağı’nın tüm
Türk Dünyasından kocaman bir aile haline getirmekte öncü bir rol oynadığını belirtti.
Program Kazakistan’dan gelen Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Öğrencilerinden Aizeri
Kenjal ve Kırgız Cumhuriyeti’nden gelen Candarbek Bakytbekulu’nun dombra dinletisinin
ardından Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Türk Musikisi Konservatuvarı öğretim üyesi
Doç. Dr. Resul Bağı’nın seslendirdiği türkülerle devam etti.
Niğde Türk Ocağı Başkanı Turgay Düğen, M. Yılmaz Uzun Salonu’nun yapımına katkı
sağlayanlara teşekkür plaketi takdiminin ardından, açılışa katılanlara Türkistan pilavı ikram
edildi.

Süleyman Fethi Caddesi Pembe Köşk Apartmanı altında bulunan Türk Ocakları Niğde Şubesi
M. Yılmaz Uzun Salonu; kitap okuma ve çalışma alanları, tiyatro oyunlarına da uygun olarak
tasarlanan gösteri sahnesiyle her gün saat 10.00 ile 23.00 arasında ücretsiz içecek ikramlarıyla
birlikte Niğde’deki yeni eğitim, kültür ve sanat alanlarından biri olarak hizmet vermeye
başladı.