Başbağlar Erzincan’ın Kemaliye (Eğin) ilçesinin 15 km. kadar yakınında şirin bir köydür. Burada 25 yıl önce insanlık tarihinin en alçakça katliamlarından biri gerçekleşti. Köyü basan PKK’lı caniler 28 köylüyü kurşunlayarak biri kadın ve çocuk 5 köylüyü evlerinde yakarak katlettiler. Cenazelerinin üzerine “Sivas ve Dersim’in intikamı alındı” yazılı bir de bildiri bırakarak kimliklerini açıklamışlar Türkiye devletine meydan okumuşlardı.

33 adet rastlantı değildi. 3 gün önce Sivas’ta cereyan eden feci olayda hayatını kaybeden yurttaşlarımızın 33’ü Alevi idi; kendilerince misilleme yapmış oluyorlardı.
Katliamdan sonra yürütülen soruşturmada aylarca sonra 14 şüpheli yakalandı. Ancak ilk tahkikat etraflı şekilde yürütülmeden sadece ifadelerindeki kısmi itirafları yeterli görülerek Erzincan DGM’ye sevk edildiler. Duruşmalarda ilk ifadelerini reddettiler. Mahkeme de nedense soruşturmayı derinleştirmeyi gerek görmeden bu derece ağır bir suçun şüphelisi konumundaki sanıkları tutuksuz yargılanmak üzere serbest bıraktı. Dosya İzmir’e gönderildi. Doğal olarak sanıklar ortadan kaybolup gittiler. Vahşetin kurbanı 33 yurttaşımızın kanı o gün bu gündür yerde kalmış oldu.
Sivas’ta hayatını kaybedenler de Başbağlar’dakiler de bizim kardeşlerimizdir. Acıları yüreğimizi hep kanattı. Ayrımcılık yapmak ne insanlığa ne de Türklüğe yakışır. Ne hazindir ki 25 yıldır bunu bir kesim sürekli yapıyor. 2 Temmuz’da Sivas’ta yaşanan feci olay en geniş şekilde yazılıp anlatılırken sanki Başbağlar’da bir şey olmamış 33 yurttaş bir trafik olayında hayatlarını yitirmişler gibi söz bile edilmiyor.

Böylesine ayrımcılık PKK yandaşlığı yapmaktır. Bu tavrın sahipleri çirkinliklerini ne adına yaparlarsa yapsınlar ne gerçek anlamda solcudurlar ne de Alevi. Bunlar vicdanları kararmış insani değerleri olmayan katliamları yapan caniler, teröristler kadar suçlu ve sorumludurlar
25.ci yıllarında Sivas’ta ve Başbağlar’da hayatını kaybeden, teröristler tarafından alçakça katledilen yurttaşlarımızı ve tüm terör kurbanlarını rahmetle saygıyla anıyoruz.

Geçmişte yaşanan birçok elim olayın dosyaları açılırken, hala aydınlatılmamış olan bu olaylar ciddiyetle ele alınmalı, failler belirlenip hesap sorulmalıdır. Kısacası devlet gereğini artık yapmalıdır.