TÜRK OCAKLARI

GENEL MERKEZİ

Bağımsız Özbekistan’ın 19. Yılı Başlarken Parlamento Seçimleri ve Uluslararası İlişkiler
Orhan KAVUNCU

Bu sene Özbekistan’da önemli işler oluyor. Bir taraftan 1 Eylül 2009’da müstakillik günü, görkemli şekilde kutlandı, öte yandan Taşkent’in kuruluşunun 2200. yılı münasebetiyle güzel faaliyetler gerçekleştirildi. Bu arada ülke, 27 Aralık 2009’da yapılacak Yüksek Meclis’in iki kanadı (Senato ve Halk Temsilciler Meclisi) ve Yerel Meclislerin seçimlerine de hazırlanıyor. Özbekistan Anayasasına göre, Özbekistan’ın asıl yasama organı Halk Temsilciler Meclisi olup Senato, üst katman olarak görev yapıyor.

2008 yılında Seçim Kanununda, seçimlerin daha demokratik ve özgür bir ortamda yapılmasını sağlamaya yönelik bazı değişiklikler yapıldı. Buna göre Halk Temsilciler Meclisinde sandalye sayısı 120’den 150’ye çıkarıldı. Yasaya göre, Yasama Organının 15 üyesi Özbekistan Ekoloji Hareketi üyelerinden seçilecek. Yasaya göre seçimler, bizdeki gibi bir Yüksek Seçim Kurulu (Merkezi Seçim Komisyonu – MSK) sorumluluk ve gözetiminde yapılıyor. MSK, çıkardığı bir belgeyle, seçimle ilgili tüm işleri, Mayıs-Aralık 2009 arasını kapsayan bir seçim takviminde seçimden önce ve seçim esnasında uyulması gereken kuralları, seçim de uygulanacak aday belirleme işlemleri vb kademeli olarak ve ayrıntılı bir biçimde belirledi.

Özbekistan’da 2009 yılındaki icraatlar ve seçimle ilgili hazırlıklar, yerel ve ulusal bazda modern ve uluslar arası hukuk normlarına uygun demokratik sistemin oluşturulması yolunda emin adımlarla yüründüğünü göstermektedir. MSK, seçimlerde, siyasi partilerin demokratik rejimin asli unsuru olma ilkesine uygun olarak, hem yüce meclisin iki katmanı, hem de yerel meclis üyelikleri için adayların siyasi partiler tarafından gösterilmesi, adayların özgür ve adil bir ortamda seçmene ulaşabilmesi, seçme ve seçilme hakkına sahip herkesin seçimlere katılması, gizli oy açık tasnif yapılması gibi hususları gerçekleştirmek için gerekli fiziki donanımları ve yasal düzenlemeleri oluşturmaya çalışmaktadır.

2009 yılı içinde, Rusya ile ilişkiler noktasında daha insiyatif sahibi bir politika içine giren Özbekistan, BDT üyesi olmanın bütün şartlarını yerine getirirken, gerek BDT içinde gerekse BDT dışında askeri kutuplaşmaların dışında kalmak gibi bir konsept geliştirmiş görünmektedir; nitekim, Rusya, Ermenistan, Tacikistan, Kırgızistan ve Kazakistan’ın üye olduğu Kollektif Güvenlik Örgütüne katılmamıştır.

Türk Dünyası ile ilgili çalışmalara ihtiyatlı yaklaşan Özbekistan, geçen yıl İstanbul’da hayata geçirilen “Türkçe Konuşan Ülkeler Parlamenterler Topluluğu” ve bu yıl Nahçıvan’da hayat geçirilen “Türkçe Konuşan Ülkeler Devlet Başkanları Daimi Konseyi” gibi oluşumların dışında kalmaktadır. Bunlar askeri kutuplaşmalar olmadığına göre Özbekistan’ın, kardeşler arasındaki bu tip oluşumlara daha ılımlı bakmasını diliyoruz. Tabii aynı dileklerimiz Türkmenistan için de geçerlidir.

Aynı şekilde, Türkiye ile ilişkilerin gelişmesini, aradaki soğuklukları giderecek karşılıklı adımların atılması, ilişkilerin önündeki engelleri kaldırarak, kişilere endeksli olmaktan çıkarıp “iki kardeş halkın devlet kurumları arasındaki ilişkiler” haline getirilmesi gereğinin önemini de vurguluyoruz.

27 Aralık 2009 seçimlerinin uluslararası demokratik normlara uygun, huzurlu ve adil bir şekilde yapılması, Özbekistan’da demokrasinin yerleşmesi yolunda çok önemli ve kararlı bir adım olacaktır.