Adına türkü yakılmış sular dinlesin!
Sakarya,
 “Kandillere katran döktü geceler”
Üstadtan beri…

İpek Yolu’ndan vardım hududuna
Öyle bir buğu örtmüştü Sapanca’yı
Dedim, bulutlardan düşmüş
Bir gelinin duvağı
Sular süzülüyordu
Telli duvaklı
“Su, tarih, yıldız, insan ve fikir”
Sakarya’nın eteklerinde mısra mısra…

Bir satıh belirmişti gözlerimde
Muharebeden beri
Suyunda içtiğim
Ve toprağında bastığım
Ve havasında içime çektiğim
Hayatın zirvesi ile
Uçurumun dibi arasında
Ülküme bir adımdın
Sakarya…

Bir nehirden öte
Tarihte zafer,
Dilimde dua idin,
Aşkı ilk defa sende tanımış idim
“Ne ağır imtihandı başındaki Sakarya!
Bin bir başlı kartalı taşıyordu, kanarya”…

Şu gelinlik çağımda
Üstadın kudretli kalemi
Zaferin hakkı için
Davana şahit yaz beni
Sakarya…

Sedâ…