Avrupa konseyi Parlamenterler Asamblesi ( Türkçe ifadesiyle; Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi-AKPM) 1949 yılında kurulan, Türkiye’nin de 1950 yılında üye olduğu; hükümetler arası bir örgüttür ve AB kurumlarıyla teşkilat anlamında bir ilgisi yoktur.
Merkezi Strazburg’da bulunan AKMP’nin, hali hazırda 45 üyesi mevcuttur. Asamble her üye devletin parlamentoları tarafından seçilen üyelerden oluşmaktadır.

Batı’nın marazi medeniyet anlayışının, insanlık tarihine hediye(!) ettiği en büyük iki yıkımdan birisi olan İkinci Dünya Harbi’nin ardından oluşturulan AKPM’nin amacı, “insan haklarını ve hukuk devleti ilkesini korumak, çoğulcu demokrasiyi sağlamak, Avrupa kültürel kimliği ve çeşitliliğini geliştirmek, Avrupa’da azınlıklara karşı ayrımcılığı engellemek, çevreyi korumak, üye ülkelerdeki siyasi, hukuki ve anayasal reformların desteklenmesi suretiyle Avrupa’da istikrarlı bir demokrasi ortamını sağlamak”, yani ellerindeki kanı temizlemek olarak belirlenmiştir.
Dün; yani 3 Eylül 2007 günü AKPM’de Cumhurbaşkanı Abdullah Gül bir konuşma yaptı. Eldeki bilgilere göre Asamble’nin teşekkülünden bu yana ilk defa bir cumhurbaşkanı Genel Kurul’da bir konuşma yapmış.

Şimdi, “ne var bunda?” diyeceksiniz.

Ne yok ki…

Sayın Cumhurbaşkanımız’ın yaptığı konuşma metnine bakınız: Adeta bir hesap verme duygusu ve muhtevası hakim. Bu da yetmemiş olmalı ki sayın Cumhurbaşkanı’mız konuşmanın ardından soruları cevaplamış. İşin bu faslı, aslında soruları cevaplama değil adeta sorguya alınma.

Kim tarafından?

Üye ülkelerin parlamenterleri tarafından: Yani koca Türkiye Cumhuriyeti’nin Cumhurbaşkanı, yabancı parlamenterler tarafından adeta sorgulanıyor.

Ve bu olayı şanlı basınımız şu manşetlerle veriyorlar:
Ilımlılar da Aşırı Kadar Cesur olmalı (Hürriyet)
Türban Mesajları (Milliyet)
Kürtçe Bilboard Var (sabah)
Siz Pamuk’u Hapiste mi Sanıyorsunuz? (akşam)
Gül Avrupalılara Türkiye’yi anlattı (Vakit)
İstediğiniz Her Soruyu Cevaplarım (Star)
Türkiye’nin Yönü Avrupa (Yeni Şafak)
Cumhurbaşkanı Gül’den Avrupa’ya Tarihi Mesajlar (Zaman).
Cumhurbaşkanı Gül AB Üyesi Ülkelere Seslendi: Bize Güvenin (Türkiye)
Hele bir manşet var ki müthiş! O da şöyle: GÜL İYİ SINAV VERDİ (Vatan).

Aslında ne yazık ki ağırımıza gitse de en doğru manşet de bu. Çünkü yapılan konuşmanın muhtevasına ve sorulan sorulara ve buna verilen cevaplara bakıldığında, en doğru manşetin bu olduğu görülüyor.

Dün Türk Devleti ve milleti için hakikaten üzüntü verici bir gündü. Çünkü dünkü çilemiz bu kadarla da bitmemişti.

Aynı sıralarda Başbakan’ımız, Alman yeşiller Partisi Eş başkanı Claudia Roth’la yine aynı muhtevalı bir muhaverede bulundu. Açın bakın gazete haberlerini, Başbakanımız adeta Roth’u iknaya çalışmış. Görüşme sonrasında da Roth, “Erdoğan’dan 301. Maddenin değişeceği sözünü aldığını” söylüyor. Öyle anlaşılıyor ki rahatlamış.

Anladık! Avrupa’yı, AB’yi ve IMF’yi çıpa olarak kullanıyorsunuz; bari bunu daha zarif, daha nezih yapın da izzet-i nefsimiz zedelenmesin.